14 Ocak 2011 Cuma

the stoning of soraya m


beni ağlatmayı başarabilmiş tek film. bilmiyorum, daha önce bir filmde ağladım mı. hatırlamıyorum yani. duygulanmak değil bildiğin gözlerimden yaş geldi.

---- spoiler----
kocası tarafından sırf nafaka almadan boşansın diye zina suçuyla iftira atılan, oğullarının eline de birer taş tutuşturup annelerini kanlar içinde bir çöp yığını olarak görene kadar vurduran, yapmadığı pezevenklik kalmayan bir adam düşün. bir meleğin paramparça edilirek, kıymık kıymık edilerek şeriat kanunlarına dayanarak çocuklarının gözü önünde, babasının elinden fahişe diye bağırarak yediği taşlarla recm edilişi. bunu bir insana nası yapabilirsiniz diye sorduğunda, allahın emri cevabını vermeleri. her boku din için yaptıklarını söyleyip duran orospu çocuklarının katbekat üst modelleri yani. öyle diyim sana. halasının tek başına bunlara direnişi hele inanılmaz. filmin sonunda ise gazeteci adamın köye gelip kaptığı kozu tüm dünya kamuoyuna duyuracağını söylemesi ufacık bir umut kırıntısı yaratabilir bazılarında. ben de yaratmadı hiç.
---- spoiler----



---- spoiler----
- bu dünya erkeklere aittir oğlum. bunu sakın unutma.
---- spoiler----

---- spoiler ----
- vefat eden kadının bedenini, kocası dahil hiçbir erkek göremez.
---- spoiler----

sağlam sinirlerle izlenmesi gereken. çok sağlam. bedeli bu değil kadın olmanın hem sonra. olmasaydı. olmamalıydı. sarsıldım ve etkisinden kurtulmuş değilim henüz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder